Şehir Hastanelerini işleten şirketlere yüzde 70 hasta garantisi verildiği iddia edildi

Şehir Hastanelerini yap işlet devret modeli ile işleten özel şirketlere, döviz bazlı hasta garantisi verildiği iddia edildi. Konuyu gündeme getiren CHP Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap, şehir hastaneleri için yüzde 70 hasta garantisi verildiğini belirtti. Ali Kasap ””Görüntüleme hizmetlerinde yüzde 70 garanti, laboratuvar hizmetlerinde yüzde 70 garanti, sterilizasyon, dezenfeksiyon işlemlerinde yüzde 70 garanti, atık yönetiminde yüzde 70 garanti verildi” dedi.
Türkiye’de yap işlet devret modeli ile yapılan hastanelere verilen garantilerle vatandaşın soyulduğunu iddia eden Kasap, biz şehir hastanelerinin yapılmasına değil, şehir hastaneleri üzerinden vatandaşın soyulmasına karşıyız dedi. Konuya ilişkin çarpıcı bilgilere veren CHP’li Kasap şöyle dedi;
2014 yılının Mart ayında arsa teslimi yapıldı, 7 Haziran 2015 seçimlerine de sadece ve sadece bir ay var iken, burada, bakın 4, 5 Kütahya milletvekili arkadaşımız var, Sayın Sağlık Bakanı Müezzinoğlu var ve bir hastane müjdesi veriyorlar; yıl 2015. Şu anda 2022 yılına gelindi, hastane henüz tamamlanmadı. Biz şehir hastanelerine karşı değiliz. Şehir hastaneleri yapılması gerekiyor ancak şehir hastanelerinin halkın soygununa, hazinenin soyguna sebep olmaması gerekiyor değerli arkadaşlar.
Bakın, daha yeni Fahrettin Koca “Şehir hastanelerinde sayı, hasta garantisi yok.” dedi. Hatta burada, bütçe konuşmaları sırasında da siz de alkışladınız değerli milletvekili arkadaşlarım, dediniz ki: “Şehir hastanelerinde hasta garantisi yok.” Bakan söyledi, 3 bakanınız da söyledi bunu ama şehir hastanelerinde garanti olduğunu, şehir hastanelerinde bütçenin yolunduğunu, halkın yolunduğunu nereden öğreniyoruz? Bu şehir hastanelerine kredi veren firmaların, bankaların “web” sayfasından ulaşıyoruz. Bakın, Mart 2021, nerede? European Bankın, Avrupa Kalkınma Bankasının “web” sayfasında raporunuz var, diyor ki: “Görüntüleme hizmetlerinde yüzde 70 garanti, laboratuvar hizmetlerinde yüzde 70 garanti, sterilizasyon, dezenfeksiyon işlemlerinde yüzde 70 garanti, atık yönetiminde yüzde 70 garanti.” Garanti, garanti, garanti; her şeyde garanti ve Kamu İhale Kanunu’na tabi değil.
Sağlık Bakanı diyor ki: “Hiçbir garanti, hiçbir ödeme teminatımız yok.” Ama burada diyor ki: “Sağlık Bakanlığı güvencesi altında. Müsaitlik ödemeleri idarenin garantisi altındadır.” Peki, arkadaşlar, idare kim, Sağlık Bakanlığı değil mi, bütçe değil mi, idare edilmiyor mu? Peki, başka bir madde var, bu da kamu lehine aslında, deniliyor ki: “Yüz seksen gün içinde hastanenin işlemleri duraksarsa, yapılmazsa veya hastane işlevsiz hâle gelirse tek taraflı olarak fesih yetkimiz var.” Bunu kullandık mı? Kullanmadık. 8’inci sene oldu, hastane henüz yapılmadı. Peki, başka bir firma ICBC; burada da yazıyor, ne deniyor? PPP projesi; hani şu Sayın Cumhurbaşkanı, AK PARTİ Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın söylediği “Siz bilmezsiniz PPP’nin ne olduğunu.” diyor.
PPP… Bakın, değerli arkadaşlar, Çin Bankasının “web” sayfasında ve burada Kamu Hastaneleri Birliğiyle ilgili, şehir hastaneleriyle ilgili bilgilendirme ve rapor var. Türkiye’deki 2 tane hastanenin şu anda kredisini veren firma, kredisini veren banka, Çin Bankası. Peki, Çin Bankasındaki tanınan garantiler neler? Enflasyona karşı, döviz kuruna karşı koruma, sınırlı kesinti, borç verenler Sağlık Bakanlığıyla doğrudan anlaşma imzaladılar yani Sağlık Bakanlığının garantisi altında. Kanun değişikliğine karşı koruma var. Bakın, böyle bir şey dünya tarihinde tektir herhâlde. Yirmi beş yıl boyunca ilk sözleşmede ne varsa o, kanun değişikliklerinden etkilenmeyecek. Peki, yerli ve millî olduğunu iddia eden AK PARTİ, Bakanları ve Cumhurbaşkanı ne diyor? “Uluslararası tahkim geçerlidir, İngiltere mahkemeleri geçerlidir, yerel mahkemeler değil.” Onların boyunduruğuna sokuyorsunuz yirmi beş yıl boyunca. Türkiye’nin soyulmasına, halkın soyulmasına nasıl izin veriyorsunuz?
Değerli arkadaşlar, bu “web” sayfalarının linklerini size gönderebilirim. Bu PPP’yle ilgili de Sayın Cumhurbaşkanı grup toplantılarında bunları anlatabilir. PPP’yi biz biliyoruz. Bakın, aynı, Çin Bankasında garantilerde ne deniyor? Tek cümle: Sağlık Bakanlığı garantilidir; enflasyon ve devalüasyona göre üç ayda bir ayarlanmıştır. Siz işçi maaşlarını, asgari ücretini üç ayda bir ayarlıyor musunuz? Hayır. Peki, yine aynı, Çin Bankası “web” sayfasında “Sağlık Bakanlığı hacme dayalı hizmetlerin yüzde 70’ini garanti eder.” deniyor. Çin Bankasının “web” sayfasında garantör olarak deniyor ki: “Yüzde 70 garanti vardır.” Ödeme garantisi yüzde 70; var mı arkadaşlar? Var. Peki, bu süre ne kadar? Bir tanesi üç yıl yapım aşamasında, yirmi beş yılda hizmet garantisi veriyorsunuz.
Bu durumdan mutlu olan kim? Bu durumdan mutlu olan… Bakın, bu raporun en sonunda Çin Bankasının bir yazısı var. Deniyor ki: “Teşekkür ederiz.” Kime teşekkür ediyor değerli arkadaşlar? Bu soygun düzenine, bu kamunun soyulmasına, bu haksız uygulamaya ve yalanlara karşı bu sözleşmeyi devam ettiren, bu sözleşmeyi yapan, kamudan, Meclisten gizleyen, yirmi beş yıl kanun değişikliği yapılmayacak garantisi veren hükûmet sistemidir. Bu çarpık yapının bu şekilde ilelebet devam etmesi mümkün değildir, devran değişecektir, karanlığın en fazla arttığı zaman aydınlığın geleceği zamandır. Geliyor gelmekte olan.